Günümüzde pazarlamada yeni yaklaşımlar

Yeni Pazarlama Stratejileri

Pazarlama ne yazık ki ülkemizde hala çok da hakkı verilen bir alan değil. Hani bazı meslekler vardır, şıp diye ne iş yaptığı herkes tarafından anlaşılır; işte pazarlama onlardan biri değil mesela :).
Ne yaptığını pazarlamacıların kendisi bile “kısaca” anlatamaz. Pek çoğumuz aynı dertten müzdaripiz sanırım…

Planlar yaparız, bütçeler çıkartırız… Bunlara sadık kalmaya çalışırız… “Pazarlama Stratejileri” belirlemek önemli bir hadisedir ve stratejiye sadık kalmak gerekir… Derken yeni kavramlar çıkar, tüm bunların aksini iddia eder. “Agile Marketing” gündeme gelir, hızlı hareket etmek, stratejileri değişken kılmak, sürekli kendini sorgulamak… Hay allah eskiden anlatamıyorduk derdimizi patronlara; şimdi bir de böylesine değişken bir zeminde işimiz epeyce zor!

Herkese işimizi anlatma kaygısı bir kenarda dursun. O sanırım daha uzun yıllar bize eşlik edecek. Ama en azından patronlara ve birlikte iş yaptığımız kişilere “Yeni Pazarlama Stratejileri” ni anlatırken hatta ondan önce kendimiz uygularken değişen yaklaşımlara bir göz atalım derim. Buyrunuz pazarlamacılar için notlar:

Pazarlama İletişiminde Değişen Yaklaşımlar

Pazarlama Materyalleri Eskiye Oranla Daha Uygun Fiyata Mal Oluyor

Pazarlama materyallerinizde artık eskisi gibi har vurup harman savurmak ne yazık ki size büyük zararlar verebilir. Ünlülerin başrolde oynatıldığı reklamlar devri (ülkemizde belki biraz daha geriden takip etmekle birlikte) artık yerini daha bilinçli reklamlara bırakıyor. Kişisel temennim “bilinçli tüketici” devrinin başlaması ve bu tür bol keseden harcayan reklam kampanyası yapan markaların tercih edilmemesi yönünde… Bununla birlikte pazarlamacılar arasında da “bilinçli pazarlama” dönemi giderek yaygınlaşıyor.

Bir TV reklamını uzun sürelerde yapmak yerine, sadece söylenmek istenen mesajı veren, kısa/spot cümlelerden oluşan bir formatta yapmak daha efektif görünüyor. Kimbilir gelecekte bir firma çıkar ve der ki “hiç TV reklamı yapmıyoruz, buna ayıracağımız bütçeyi ürün fiyatında indirime veya bir başka kaynağa aktarıyoruz”… Bir tüketici olarak söyleyeyim, beklenen/özlenen hareketler bunlar :).

TV reklamı örneği sizi yanıltmasın. Sadece büyük markalar için değil, küçük işletmeler için de bu madde önem taşıyor. Hazırladığınız her pazarlama materyalini sorgulayın, “Daha uygun fiyata derdimizi nasıl anlatabilirdik?” diye. Mesela hemen bir örnek, firmaların sayfa sayfa bastırdıkları ve hiç okunmayan broşürler ilk akla gelen. Ne gerek var o kadar kağıt israfına. Gerçekten gerekmiyorsa mümkün olan en az basılı materyal en iyisi.

Para harcarken kendinize soracağınız soru şu olmalı “Bu materyal bize ne kadar değer katıyor?”. Kaç liraya mal olduğundan çok size ve ürünü/hizmeti kullanacak kişilere yaratacağı değeri sorgulayın.

Size Değer Katan ve Sizin Anlayan insanlarla Çalışın

Pazarlamada insan kaynağı ve birlikte çalıştığınız 3üncü firmalar çok önemli. Size değer katan ve önünüzde yeni ufuklar açan insanlarla çalışmak günümüzde değeri giderek daha çok anlaşılan bir kavram.

“Pazarlama, pazarlamacılara bırakılmayacak kadar ciddi bir iştir.” diyen David Packard bu kavramı seneler önce görmüş ve çok güzel özetlemiş aslında.

Başta tüm pazarlama kadroları olmak üzere, diğer tüm departmanlardaki çalışanlar ürüne/hizmete değer katmak için çalıştığında kalite doğrudan artıyor. Bu noktada şirket içindeki insan kaynağını iyi yönetmek gerçekten çok önemli.

Bunun paralelinde birlikte iş yaptığınız iş ortaklarınız için de aynı durum geçerli. Sorgulayacağınız konular: Sizi/değerlerinizi ne kadar anlıyorlar, size ve değerlerinize ne kadar inanıyorlar ve saygı gösteriyorlar  olmalı. Bu sorulara verilen cevaplar sonucunda karşılıklı bir uyum oluşursa stratejik olarak doğru yolda olduğunuz söylenebilir.

Aynı şekilde “Saygı” ve “Güven” kavramları işletme içi iletişimde de geçerli. Bir işletmede çalışanların şirketlerine güvenmesi, kendilerini orada güvende hissetmeleri işletmeye saygıyı arttırdığı gibi çalışanın yarattığı değerleri de yükseltiyor.

Farklı Beceri, Farklı Bakış Açısı ve Deneyimlere Sahip Bir Ekip

Bu madde içinde değerlendirebileceğimiz bir alt başlık da ekibinizin farklılığı. Farklı deneyimleri olan, birbirinden çok farklı becerilere sahip bir ekip kurmak, hem size çok farklı bakış açıları kazandırır, hem de yaratıcılığınızı arttırır.

Belki de ekip üyelerindeki tek ortak özellik işini tutkuyla yapan insanlar olmaları olabilir :). İşini tutkuyla yapan, enerjisi ve motivasyonu yüksek insanlarla kim çalışmak istemez ki.

PR Eskiye Oranla Daha Yaygın Kullanılıyor, Üstelik Daha Hızlı ve Maliyeti Düşük.

Dijital dünyanın nimetlerinden biri de PR’ın artık daha kolay hale gelmesi. Okunmaya değer bir mesajınız varsa, emin olun eskisinden daha çok kişiye ulaşıyor. Üstelik maliyeti de eskisinden daha az. Dijital materyaller burada en büyük yardımcınız. Bloglar, sosyal medya faaliyetleri, sosyal networkler viral etkiyi arttırıyor, mesajınız hele bir de ilgi çekiciyse tahmininizden de çok kişiye ulaşabiliyor.

PR’da önemli konu süreklilik olmalı. Kayda değer mesaj ve içerik belirli aralıklarla paylaşılmalı.

Ölçüm ve Araştırma Artık Pazarlamanın Hayati Fonksiyonları

Üstelik araştırma artık eskisi kadar da zor değil, adeta parmaklarınızın ucunda… Dijital dünyadan gelen tüm rakamlar/analizler, stratejinizi sorgulamanız, değiştirmeniz  veya revize etmeniz için önemli ipuçları sunuyor.

Aynı şekilde araştırmaya da katkısı var sosyal medyanın. Bir şey mi öğrenmek istiyorsunuz, bir yenilik mi deneyeceksiniz, hemen facebook ve twitter üzerinden sorabilir, cevapları hızlıca alabilirsiniz. Sürekli iletişim halinde olduğunuz bir sosyal medya yönetimi araştırmalarınıza da değer katıyor.

Dijital araçların bir başka kazanımı da ölçüm ve araştırma maliyetlerini düşürmesi tabi.

Marka Değerinizi Sürekli Korumaya Çalışın

Bilinirliğinizi arttırmak, markanız hakkında konuşulmasını sağlamak yeterli olmayabilir. Günümüzde daha fazlasını yapmanız gerekiyor. Markanızın niçin “değerli” olduğunu anlatabilmeniz, deneyimlemeye dair heyecan yaratmanız, gerçekten haber değeri olan içerikler üretmeniz ve tüm bunları sürekli yapmanız çok önemli. Ürününüzü yeni bir stilde sunmak, bunun için tasarımcılarla işbirliği yapmak önerilen yöntemlerden biri. Eğer bir hizmet satıyorsanız sunduğunuz hizmeti rakiplerinizden farklı bir biçimde sunmak, onların sunmadığı bir başka özellik eklemek yararınıza olacaktır. Hatırlanmak, akılda kalmak zor ama bir kez başardınız mı markanıza büyük değer katıyor.

Markanızı Sürekli Takip Edin, İletişimi Sürdürün

İletişimin çok hızlı olduğu bu çağda, hemen tüm kanallarda markanızı takip etmeniz gerekiyor. Tüketiciler sizin elçileriniz. Onları her ortamda takip etmek, ihtiyaçlarını/sorularını karşılamaya çalışmak, şikayetleri yapıcı eleştiriler olarak almak çok önemli. Tüm bunları iyi yönetebilecek iletişimcilere ihtiyacını var.

Sürekli takip aynı zamanda rakipleri takip ederken de önemli. Bir başka takip gerektiren konu da “taklitler”. Özellikle başarılı olduysanız taklitlerinizle karşılaşmaya hazır olun, hızlı dünyada hız kesmeyen konuların başında “taklit” geliyor. Bunun için yapabilecekleriniz dijital dünyada maalesef biraz daha sınırlı, hem hukuki eksiklikler/boşluklar olduğu için, hem de takip etmesi güç olduğundan. Ama kendinizi farklılaştırarak, “özgün ve ilk stratejiler” üzerine odaklanarak iletişiminizi sürdürmeniz yararınıza.