Örnek alınan bir lider/yönetici/patron olmak yolun başında her liderin hayali… Fakat hayaller kimi zaman ters tepebiliyor, hele de liderlik gibi “gücü elinde bulunduran” bir durum söz konusuysa.

Her çalışanın sevdiği yöneticileri/patronları vardır, sevmedikleri olduğu gibi… Gallup’un bir araştırmasına göre iş değiştirme nedenlerinde %65 ile yöneticiyi sevmemek üst sıralarda.

Peki akılda kalan, örnek alınan, sevilen patronlar/yöneticiler diğerlerinden farklı olarak neler yapıyorlar? Neden onları “seviyoruz”?

Sevilen bir patron olmanın popüler olmak veya “büyük başarılar” kazanmakla çok ilgisi yok. Akılda kalan bir patron olmanın yolu büyük oranda çalışana karşı takınılan tutumdan geçiyor. Kendi gelişimine paralel olarak çalışanının gelişimine de odaklanan, iyi iletişim kurabilen, insancıl ve empatisi yüksek kişiler iyi bir patron olmaya aday.

Sürekli ve Anlamlı İletişim

İyi patronlar sürdülebilir bir iletişim dili geliştiriyor. Karşıdakinin fikirlerine değer veren, özellikle sorunlarda çalışanlarını dinleyen ve çözüm geliştirebilen liderler diğerlerinden bir adım önde…

Çalışanların patronları/yöneticileri ile yaşadıkları problemlerin başında iletişim eksikliği geliyor. Açık, herkesin kendini ifade edebildiği bir iletişim dili çalışan motivasyonunu ve verimliliği olumlu etkiliyor.

Sevilen patronların özellikleri?

“Devil Wears Prada” filminde Meryl Streep’in oynadığı “Zalim” patron Miranda Priestley

Gelişimi Destekliyorlar

Çalışanların geri bildirimlerini dinliyor, mentörlük, eğitimler vb. araçlarla onların gelişimlerini destekliyorlar.

“Zor bir işi başarmak” çalışanları mutlu ediyor. Zor işi başarma yolunda patronun verdiği destek onu unutulmazlar arasına ekliyor.

Ünvanlarını Duyguları ile Birleştirebiliyorlar

Otorite figürü olmak çoğu zaman duygularını belli etmemek gibi yorumlanıyor maalesef, profesyonellik bunu gerektirir diye de eklenir. Aksine unutulmaz patronlar duygularını belli ediyor, ünvanları ile duygularını dengeli bir şekilde yönetebiliyorlar.

Ekstra çabaya, iyi çıkarılmış bir işe, çalışkanlığa karşı takdir ve teşekkürlerini göstermekte gayet cömertler. Bununla beraber kötü giden durumlarda endişelerini, kaygılarını karşıdakinin motivasyonunu kırmayacak şekilde insanca dile getirmeyi başarabiliyorlar.

Humanizmle harmanlanmış profesyonellikleri sevgiden öte adeta hayranlık uyandırıyor 🙂 .

Çalışanları Olası Risklerden Koruyorlar

Olası bir riskte/hatada çalışanları korumak için kimi durumlarda onların haberi olmadan önlem alabiliyorlar. Diyelim riskli bir iş/ bir kriz bekleniyor, çalışanları krizden korumak için kimi zaman o işi tek başına üstlenip sonuçların en az kişiyi etkilemesini sağlayabiliyor.

Davranışları ile Liderlik Yapıyorlar

Otoritesi ile değil davranışları ile liderlik yapıyor. Ünvanının arkasına sığınmıyor, korku veya baskı yolu ile yönetmeye çalışmıyor. Tam tersi sözleri ve davranışları ile örnek olarak çalışanlarda onunla birlikte çalışma isteği uyandırıyor.

Richard Branson liderlik sözleri

İyi bir patrondan vizyoner bir bakış!

Daha Büyük bir İdeali Benimsiyorlar

Her patronun/yöneticinin bir ideali/hedefi mutlaka vardır. Sevilen patronlar daha büyük bir amacı hedefliyorlar. Sadece firma hedeflerini tutturmak değil, yeni bir iş yapış biçimi ve/ya yaklaşım geliştirilmesi, çalışan haklarının korunması ve iyileştirilmesi, şirket kültürünün geliştirilmesi gibi alanlarda da aktif rol oynuyorlar. Onların ideali var olan yapıyı korumak için konulmuş hedefler değil, şirketi ve çalışan bireylerin her birini daha ileri götürecek hedefleri gerçekleştirmek…

Neler İşe Yaramıyor?

Biraz da dilerseniz doğru bilinen yanlışlardan bahsedelim. Özellikle ülkemizde çok sık uygulananları da var az sonra bahsedeceklerimiz arasında. Maalesef ki sanılanın aksine aşağıdakiler “iyi bir patron” olma yolunda fazla işe yaramıyor, hatta çoğu zaman çalışanlara itici gelebiliyor.

Bunlar neler:

  • Ayın/Yılın çalışanı vb. seçimlerle çalışanların yarıştırılması
  • Patronlar/Yöneticiler için tanımlanmış “rütbe” hatırlatıcı ayrıcalıklar; patronlara özel otopark alanları vb.
  • Sosyal Etkinlikler, özellikle gidilmesi “mecburi olmayan”lar gidilmesi yönünde nerdeyse bir baskı yaratıyor :).
  • Çalışanların birbirini/şirketi değerlendirdiği sıkıcı hatta bir parça baskıcı anketler/değerlendirmeler.

Kısaca sevgi herşeyin olduğu gibi iyi patron olmanın da anahtarı. Sevgi ile çalışan, insancıl ve vizyon sahibi patronlar kalplere giriyor, unutulmazlar arasındaki yerlerini uzun süre koruyorlar.