Murat Şahin _ Orijinal Şirketleri

Murat Şahin _ Orijinal Şirketleri

DijitalPANO’da bundan böyle girişimci öykülerine yer vereceğiz. İlk konuğumuz Murat Şahin.

Murat Şahin pek çoğunuzun duyduğu bir isim olabilir, duymayanlar için ne iş yaptığını ve nasıl o noktaya geldiğini öykünün devamına saklayalım :).

Murat Bey çalışma hayatına 80’li yılların sonunda başlamış. Bu yıllarda henüz bir girişimci değilmiş, perakende sektörüne hizmet veren bir Amerikan şirketinde profesyonel olarak çalışıyormuş.

Aklımda Hep Kendi İşini Yapma Fikri Vardı

Murat Bey “Girişimci olmaya nasıl karar verdiniz?” sorusuna “Ailemde rol model olacak girişimciler var. Profesyonel olarak iş hayatına devam ettiğim süre boyunca aklımın bir köşesinde hep kendi işimi yapma fikri vardı” şeklinde cevap veriyor.

Şahin, profesyonel hayatta maaşla çalışan ve girişimci olmayı düşünen pek çok kişinin önündeki engelin “maaş” a bakış açıları olduğu düşüncesinde… Profesyonellerin maaşı kaybetmeyi bir risk olarak gördükleri, oysa girişimcilikteki “risk almanın” böyle bir şey olmadığı tespitinde bulunuyor.

Murat Bey’in çalışmakta olduğu Amerikalı şirket 1999 yılında Türkiye’den çekilme kararı almış. Bu gelişme kendisine risk aldıran süreçlerin bir başlangıcı olmuş ve Murat Bey girişimciler dünyasına ilk adımını atmış.

Girişimciliğin İlk Yılları

Girişimciliğin ilk yılları araştırma ile geçmiş. Murat Bey ilk yıllarda; bir yandan daha önceki deneyimlerinin bir uzantısı olarak perakende sektörüne danışmanlık yapıyor, bir yandan da yeni/denenmemiş ne yapılabilir diye düşünüyor hatta sadece düşünmekle kalmıyor, araştırıyormuş. Bu amaçla pek çok ülkeye seyahat etmiş.

İlk Denemeler

Yurt dışında olup Türkiye’de olmayan “chip’li kartlar” ilk dikkatlerini çeken hizmet olmuş.

Burada bir not düşmek isterim izninizle… Murat Bey girişimcilik serüvenine 2 ortakla birlikte 3 kişi olarak başlamış. Konuşmanın bundan sonraki bölümünde süreçleri hep ikinci çoğul şahıs (biz) olarak anlatan Murat Bey’in ekip olmaya ne kadar önem verdiğini anlayabiliriz sanırım.

Chip’li Kartın Türkiye’ye getirilmesi üzerine çalışmalar ve araştırmalar bir süre devam etmiş. Fakat sonra görülmüş ki bu iş oldukça büyük bir yatırım gerektiriyor; chipli karttan vazgeçilmiş.

İlk Yatırım, İlk Ders, Ortakların Ayrılması

Bir başka deneme süpermarketlerdeki alışveriş arabaları üzerine reklam alma fikri üzerinden ilerlemiş. Daha önceki tecrübelerin perakende sektörü üzerine olması da bu kararı vermelerinde etkili olmuş, bildikleri bir sektör…

Tüm süpermarket zincirlerini dâhil ettikleri ortak bir havuz oluşturulmuş ve alışveriş arabalarının üzerine reklam alınmaya başlanmış. Alışveriş arabaları dışında alışveriş merkezlerinde alternatif olabilecek daha başka mecralar da yaratılmış.

Bu ilk denemede işler pek umulduğu gibi gitmemiş. 2001 yılından 2004 yılına kadar devam eden süreçte Murat Bey umduklarını bulamamalarının nedenlerini aşağıdaki gibi sıralıyor:

“ 2001 yatırım yapmak, hatta yeni bir şey denemek için iyi bir tarih değildi. Kriz vardı. Döviz hareketlerinin bizi nasıl etkileyeceğini öngöremedik. İlk neden buydu.

İkinci neden alışkanlıkların değiştirilmesindeki zorluk diyebiliriz. O dönemde reklamverenler kriz nedeniyle reklam bütçelerini kısıyorlardı. Televizyon reklamları ağırlıklı olarak tercih ediliyordu,bu şartlarda yeni bir mecra denemeyi pek düşünmediler. Ekonominin durağan olduğu bir dönemdi, herkesin daha çok “dur bakalım” dediği bir dönemdi ekonomi için…

Bir başka neden de büyük oyuncuların piyasayı domine ediyor oluşuydu. “

3 yılın sonunda bekledikleri karı yakalayamadıklarını düşünen ortaklar ayrılık kararı almış.

Murat Bey bu deneyimde genç girişimciler için önemli olabileceğini düşündüğüm bir çıkarımdan bahsediyor: Çok yüksek kar beklentilerinin gerçekçi olmayışı…

2oo4 yılında Murat Bey ve bir ortağı, işi diğer ortağa devrederek bu sektörden ayrılma kararı almış.

Bir Yenilik ve İlk Başarı

2004’ün sonunda Belçikalı ve Fransız ortaklarla “Trafik Kontrol Sistemi”ni Türkiye’ye getirmişler. Murat Bey, bu sistemin hala Akıllı Kavşak Çözümleri adı ile kullanıldığı bilgisini veriyor.

Orijinal Fikirlerin/Şirketlerin Başlangıcı

2005 yılının Eylül ayında Murat Bey ortağı ile birlikte henüz ne tür bir hizmet vereceklerine karar vermeden önce “Orijinal” adındaki şirketlerini kurmuşlar. Adından da anlaşılacağı üzere amaç orijinal fikirler geliştirmek…

Bu noktaya kadar verdikleri hizmetler hep sektöre özel (B2B) çözümlerken, bu noktada keskin bir karar alarak nihai tüketiciye ulaşan çözümler üretmeye karar vermişler.

Yine bir süre araştırma yapmışlar. Amerikalı ve Hong Kong’lu şirketlerle görüşmüşler. Bu şirketlerden biri “word of mouth” iletişim üzerine bir şirketmiş. Diğeri GSM sektörü için katma değerli hizmetler sunan bir şirketmiş. Araştırmaların sonucunda yola bu hizmetlerle devam etmeme kararı almışlar.

“Secure Drive” Fikrinin Doğuşu

Murat Bey ve ortağının kurduğu Orijinal Şirketini gerçekten “orijinal” bir fikre götüren deneyimleri “Secure Drive” ile olmuş. Başlangıçta alkol alan sürücülerin araçlarını kullanmayacakları fikri ile düşünülen güvenli yarı zamanlı şoförlük hizmeti daha sonra havaalanı transferi de eklenerek çeşitlenmiş/genişlemiş.

Kırılma Noktası: Sponsorların Devreye Girişi

Şoför ve havaalanı transferi üzerine yoğunlaşan Secure Drive hizmetini geniş kitlelere yayan kırılma noktası hizmetin pazarlanması için anlaştıkları sponsorlar olmuş. Kredi kartı müşterilerine alternatif hizmetler sunmak isteyen bankalar Secure Drive’a sponsor olmuş. Böylece Secure Drive sponsorlar aracılığıyla geniş kitlelere ulaşmış.

Akbank, Garanti, İş Bankası, HSBC, Yapı Kredi, Denizbank, TEB, Halkbank Secure Drive hizmetini kullanmış. Bankaların yanında Turkcell, BackUp, Anadolu Jet ve MasterCard da hizmeti kendi müşterilerine sunmuş.

Secure Drive sponsorlar aracılığıyla kısa sürede hızlı ve uzun bir yol kat etmiş. Murat Bey bu süreçte (yaklaşık 4 yıl) neredeyse hiç iletişim harcaması yapmadıklarından bahsediyor.

Secure Drive hizmetini tanıtmak için sponsorlar aracılığıyla 170 milyon SMS, 150 milyon e-mail gönderimi yapılmış.

Murat Bey tüm bu süreçlerde fark yaratmaya önem verdiklerini vurguluyor.

Secure Drive’ı farklı kılmak için aşağıdaki ek hizmetler sunulmuş:

  • Çocuk koltuğu (2006’dan bu yana)
  • Navigasyon (2007’den bu yana)
  • Kablosuz internet (2011’den bu yana)
  • iPad (2011’den bu yana)

Alternatif/çapraz satış kanalları yaratılmış. Araçların dışı reklam alanı olarak kullanılmış. Faturaların zarflarına reklamlar alınmış.

İş belli bir hacme ulaştıktan sonra fuarlar ve konferanslara sponsor olunmuş.

“Geçmiş tecrübeniz/denemeniz Secure Drive işinde size bir fayda sağladı mı?” sorusunu Murat Bey şöyle cevaplıyor:

“Geçmiş tecrübemiz süpermarketlerde sunulan bir hizmet üzerineydi. Bu deneyimden yola çıkarak Secure Drive işinde aslında süpermarketlere benzer bir bakış açısı ile hizmet verdiğimizi söyleyebiliriz. Süpermarkette ürünün niteliği/kalitesi bellidir. Aynı şekilde biz de sunduğumuz hizmette niteliği/kaliteyi sabit tutmaya çalıştık.

Bir diğer benzerlik ödeme sisteminde geldi. Süpermarkette ödeme yapmadan çıkamazsınız, aynı prensibi Secure Drive’a taşıdık.

Bunlarla birlikte değerlendirince, önceki deneyimlerimizdeki KnowHow’ı Secure Drive’a taşıdığımızı söyleyebiliriz.”

Yeni İş Kollarının Yaratılması

Secure Drive hızla yoluna devam ederken, Orijinal Şirketler i’ ne HSBC’den bir teklif gelmiş. Kart müşterilerine sağlanacak indirimler/avantajlar için firmalarla anlaşmaları yapmalarını istemişler. Bu süreç Orijinal’in yeni iş kollarına yönelmesini başlatan etap olmuş.

Kartlar/müşteriler için özel avantajlar, anlaşmalar hatta yeni kartlar yaratılması derken Orijinal Şirketleri,  Sadakat Yönetimi ve Programları üzerine uzmanlaşmış.

Murat Bey şu aşamada dokuzununcu müşterilerine Sadakat Yönetimi konusunda hizmet verdikleri bilgisini paylaşıyor.

Orijinal Fikirler Devam Ediyor

Secure Drive fikrini geliştirmek ve daha başka orijinal fikirler bulmak adına yaptıkları seyahatlerden birinde Singapur’da GMAX adında bir adrenalin oyuncağına rastlamışlar. Oyuncağı Türkiye’ye getirmeye karar vermişler.

GMAX şu anda Forum İstanbul’da hizmet veriyor.

Park &Fly

Ekonomik ve güvenilir otopark hizmetine duyulan ihtiyacın tespiti Orijinal Şirketlerini “Park&Fly” projesine götürmüş.

2011 yılından bu yana faaliyette olan Park&Fly Ankara Esenboğa ve Bodrum havaalanlarında hizmet veriyor.

Karşılaşılan Zorluklar

İlk deneyimde beklenen kar yakalanamadığı için finansal zorluklar yaşanmış. İkinci deneyimde sponsorlar yardımı ile bu zorluk aşılmış. İlk deneyimin, ikinci denemede finansal kaynaklar yaratılmasına olumlu etki yarattığını söyleyebiliriz.

Karşılaşılan bir diğer sorun Secure Drive’da piyasa koşullarını belirleyen domine oyuncularla yaşanan sert rekabet olmuş. Tahmin edebileceğiniz üzere bu domine oyuncular taksiler. Taksiciler kendilerine rakip olacak bir sistemi kabul etmek istememiş.

Özellikle havaalanı transferinde taksiciler Secure Drive hizmetini sık sık şikâyet etmiş. Secure Drive’ın tüm süreçleri yasalar çerçevesinde yürütüldüğü için, her şikâyette yönetime gerekli belgeler sunulmuş ve yasallığı ispat edilmiş. Bu noktada enteresan bir gelişme de olmuş; bu gelip gitmeler Orijinal yetkilileri ve havaalanı yönetimi arasındaki iletişimi güçlendirmiş ve Sabiha Gökçen Havaalanı’nda vale parking hizmeti verilmeye başlanmış.

“Her İşin Bir Suyun Altında Kalma Süresi Var”

Murat Bey yaşanan zorlukları ve çıkarılan dersleri anlatırken şöyle devam ediyor:

“Her işin bir suyun altında bekleme süresi var. İlk işimize başlarken kısa zamanda zengin olacağımızı sandık. İyi hazırlandığınız işlerde suyun altında bekleme süresini de kestirebilirsiniz. Motivasyon, para, deneyim yeterliyse suyun altında kalma süreniz uzar.

Secure Drive’da bunu bilerek işe başladık. Break Even (kar ve zararın başabaş olduğu nokta) noktasını çok iyi tespit ettik. Önceki deneyim bu açıdan çok faydalı oldu.” 

Tahminler – Sonuçlar

Tahminler her zaman doğru çıkmamış. Secure Drive’ın Ankara’da tutulmasının zaman alacağı tahmin edilirken Ankara en hızlı kara geçen il olarak şaşırtmış. Sanılanın aksine İzmir’de tutulması daha uzun bir zaman almış, 3 sene sürmüş.

Secure Drive şu anda Çeşme, Bodrum, Dalaman, İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Adana ve İzmit’te hizmet veriyor.

Benzer hizmetleri sunan firmalar arasında Avrupa kıtasında 3üncü sırada. Murat Bey, Amerika’da 50 yıldır kullanılan bu hizmetin Avrupa’da gelişmekte olduğu bilgisini veriyor. Fransa, Hollanda ve İsveç Avrupa’da en büyükler arasında.

Başarılı Olacağını İlk Ne Zaman Hissetti?

Murat Bey, başarılı olacağını ilk ne zaman hissettiği sorusunu aşağıdaki gibi cevaplıyor:

“Secure Drive’la ilk yolcumuzu 17 Temmuz 2006’da taşıdık. İlk yolcu taşıma ve ilk haftanın sonunda geri dönüşler çok iyi oldu. İlk haftanın sonunda doğru bir iş yaptığımızı hissettik. Bu histe olumlu geri dönüşlerin büyük katkısı oldu.”

Hizmet Sektöründe Girişimci Olmayı Düşünenlere Tavsiyeler

Murat Bey’in hizmet sektöründe girişimci olmayı düşünenler için 3 tavsiyesi var.

Birincisi kendi işini yapma fikrine bakış açısı üzerine. Murat Bey pek çok girişimci adayının “Ben kendi işimin patronu olayım” düşüncesinden hareketle girişimciliğe yöneldiği düşüncesinde. Burada önemle vurguladığı konu bu düşünce yapısının doğru olmadığı… “Aslında hep bir patron var. Şu anda benim patronum müşterilerim, ortaklarım, devlet… Tüm bu kanallara hesap vermek zorundayım. Bunun farkında olmak işleri kolaylaştırıyor.” şeklinde görüşlerini paylaşıyor…

İkinci tavsiye uygulamanın fikirden daha üstün olduğu üzerine. “Çok iyi fikir var. Artık iyi fikir fark yaratmıyor, uygulama fark yaratıyor. Girişimcilerin çok çok iyi hazırlık yapması lazım.” diyen Murat Bey;  girişimcilerin, “Onunla çalışanlar ne olursa/ne yaparlarsa onunla çalışmak ister?” sorusu üzerine düşünmeleri gerektiğini söylüyor.

Son tavsiye kalite hakkında: Murat Bey belli bir kalitenin her zaman tutturulması gerektiğine inanıyor, hele ki hizmet sektöründe… Hizmet satan insanın iyi bir dinleyici olması gerektiğini vurguluyor.

Olumlu Yaklaşım, Heyecan ve İşini Sevme

Murat Bey’le yaptığımız sohbet/röportaj boyunca kişisel izlenimim kendisinin olumlu bir bakış açısına sahip olduğu yönünde. Dinlediklerimden anladığım kadarıyla zorluklar ve hatta başarısızlıklar diye adlandırılabilecek deneyimler Murat Bey’i yıldırmamış. Bu deneyimlerden çıkardığı derslerle yoluna devam etmiş.

İyi gitmeyen bir işi doğru zamanda sonlandırmayı bilmiş.

Ekibine inanmış, güvenmiş.

İşini severek, heyecanla yapmış. Bu tür bir sevgi/heyecanın yaratacağı hayalperestlikten kurtulmayı bilmiş, gerektiğinde gerçekçi düşünebilmiş.

Murat Bey aynı zamanda 2006’dan bu yana üyesi olduğu Futuristler Derneği’nde 2012’den bu yana Dernek Başkanlığı görevini yürütüyor. Sosyal sorumluluk bilinci ve farklı ilgi alanları da muhakkak işine bakış açısında kendisine katkı sağlıyordur…

Murat Bey’in öyküsü başarının zaman içinde deneyimlerle, hatta belki başarısızlıklarla, disiplin, azim ve inançla geldiğini gösteren güzel bir örnek…

Başarılarının artarak devam etmesi dileklerimizle kendisine deneyimlerini DijitalPaNO ile paylaştığı için teşekkür ederiz.