Agile (Çevik) Pazarlama Süreçleri ve Yöntemi

Agile (Çevik) Pazarlama Süreçleri ve Yöntemi

Pazarlamanın pazarlamacılar için her geçen gün daha da zorlaştığı bir dönemde yaşıyoruz. Pek çok pazarlama aracı var ve sürekli yetiştirilmesi gereken işler… Hızla üretilen yeni ürünler/hizmetlerin lansmanı için pazarlama materyalleri tasarlayacak/üreteceksiniz, takipçilerinizi/potansiyel müşterinizin bilgilenmesi/yeterince beslenebilmesi için içerik oluşturacaksınız, kampanyalar/etkinlikler planlayacak/yöneteceksiniz, pek çok ortamda adeta yığınla biriken pazarlama rakamlarını yorumlayacak ve bu rakamlara göre yeni stratejiler oluşturacaksınız… Tüm bunları online ve offline mecralar için yapılandıracak ve aynı anda bütçeyi yöneteceksiniz. Okuması bile epey zaman aldı değil mi? :).  Üstelik bir de dijital pazarlamanın işleri kolaylaştırdığı düşüncesine bağlı olarak azaltılan pazarlama kadroları ile hakikaten hızlı ve zorlayıcı bir süreç.

Zorluklar çoğu zaman değişimleri/yenilenmeyi beraberinde getiriyor. İşte tam da yukarıda anlatılan hızlı/dinamik pazarlama ortamına uygun, yeni bir pazarlama yönteminden “Çevik Pazarlama”dan daha önceki bir DijitalPaNO yazısında bahsetmiştik. Bu yazı Agile Pazarlama’nın işleyişine genel bir bakış niteliğinde. Agile Pazarlama oldukça kapsamlı ve deneyim gerektiren bir süreç, her bir deneyimden de öğrenecek pek çok şey var… İlerleyen günlerde  Agile (Çevik) Pazarlama yazılarına DijitalPaNO’da devam edeceğiz.

Çevik Pazarlama Nasıl İşliyor?

Çevik Pazarlama, pazarlama süreçlerine; eldeki kaynakları en verimli şekilde kullanabilecekleri ve önemli olana odaklanmalarını sağlayacak bir yaklaşım getiriyor. Hal böyle olunca stres de azalıyor tabi…:)

Çevik Pazarlamanın ilk adımı “Sprint Planlama” (sprint planning)

Sprint Planlama etabı 1 saat ile yarım gün arası süren bir süreç. Sürecin amacı sprint’in amacı/hedefleri üzerinde görüş birliğine varmak, bu hedefler doğrultusunda pazarlama ekibinin gerçekleştireceği projeleri belirlemek ve belirlenen projeler doğrultusunda görev dağılımını yapmak. Bu süreçte satış, iş geliştirme ve hatta yönetim kadroları da planlamaya dahil olabiliyor. Tüm ekibin öncelikler üzerinde fikir birliğine varması gerekiyor. Üzerinde uzlaşı sağlanması gereken bir diğer konu pazarlama ekibinin vaatleri… Ekip; kapasitesi doğrultusunda sprint planının gerçekleştirilmesine yönelik vaatlerde bulunuyor ve toplantıya katılanlar bu vaatler üzerinde uzlaşıyor.

Sprint Planlama – PUANLAMA

Yukarıda anlatılan sprint planlama sürecinde üzerinde önemle durulan “uzlaşma” konusu Çevik Pazarlamanın temel ilkelerinden birini oluşturuyor. Burada hedeflenen gerçek anlamda bir “uzlaşma”. Bu etapta gerçek bir uzlaşının sağlanması formüle edilmiş, PUAN SİSTEMİ uygulanıyor.

Sprint Planlama sürecindeki konuların/başlıkların üzerinde ekip üyeleri yapılacak işin ne kadar zamanda yapılacağına dair bir puan belirliyor (3 saat, 5 saat gibi). Puanlama adil ve sürdürülebilir bir pazarlama için çok iyi düşünülmüş bir etap. Yöneticinin öngörüsü/insiyatifinden doğan tahminleri/anlaşmazlıkları en aza indiriyor, çok daha gerçekçi bir süreç yönetimi vaad ediyor. Puanlama sürecinde diyelim ekip üyelerinin tümü 3 saat bir tanesi 5 saat gibi bir puanlamada bulundu. Bu durumda 5 saat tahmininde bulunan ekip üyesi kararının gerekçesini açıklıyor, diğer üyeler gerekçeyi mantıklı bulursa puanını değiştirebiliyor. Tüm ekip üyeleri tek bir puan üzerinde uzlaşana kadar puanlama devam ediyor.

Sprint Süresi

Sprintler genellikle 2 -4 hafta arasında gerçekleşen süreçler.  Bu süreçler belirtilen periyottan bir miktar kısa veya uzun olabiliyor. Optimum süreyi belirleyebilmek için birkaç sprint’i deneyimlemek gerekiyor. Sprint süreleri bir kez belirlendikten sonra, takip eden tüm sprint’ler bu süre üzerinden planlanıyor.

Scrum

Scrum aslında bir süreç değil. Scrum’ı Agile Marketing (Çevik Pazarlama)’in içinde bir framework (iskelet) olarak düşünebiliriz. (Çevik Pazarlama içinde Scrum haricinde daha başka framework’ler de var ama bu başbaşka bir başlık/hatta belki de başlıklar dizisinin konusu, biz Scrum üzerinden devam edelim).

Scrum, yukarıda sözünü ettiğimiz gibi Sprint Planlama sürecinin nasıl yönetileceğini belirleyen bir iskelet (framework).  Scrum için proje yönetim sürecinin kalbi denilebilir. Scrum da aynen Agile (Çevik) Pazarlama’da olduğu gibi Agile Yazılım Geliştirme süreçlerinden ilham alınarak pazarlamaya uyarlanmış, birkaç ince ayarla birlikte…

Günlük Toplantılar

Agile Pazarlama adı üstünde hız/çabukluk üzerine kurgulandığı için Scrum’ın temel ögesi de “Günlük Toplantılar”. Günlük toplantıların en önemli özelliği 15 dakikadan fazla sürmemesi ve ayakta yapılması (upuzun/bitmek bilmeyen toplantılar için çok iyi düşünülmüş bir çözüm ).

Toplantıya projede görevli herkes katılıyor ve tüm katılımcılar aşağıdaki 3 soruya cevap veriyor?

– Dün ne yaptın?

– Bugün ne yapacaksın?

– Bunları yapman için önünde bir engel var mı?

Scrum Toplantılarında görevler “Ana”(core) ve “Yan” görevler olarak ikiye ayrılıyor. Şimdi sıkı durun!! İşin bu kısmında isimler biraz komik: Ana rolleri yerine getirenlere Domuz, Yan rolleri gerine getirenlere Tavuk deniyor :). Günlük toplantılarda genellikle domuzlar konuşuyorlar.

Burada kısa bir not düşmek isterim izninizle: Agile Pazarlama ülkemizde çok yeni bir kavram… Bu kavram üzerine henüz çok fazla yayın da yok. Konuyu dış kaynaklardan ve yazılımcı arkadaşlarımdan edindiğim bilgiler doğrultusunda yazıyorum ve çoğu terimin Türkçe karşılığını kullanırken tereddüt ediyorum. Sanki bu terimlerin tam karşılıkları olmadıkları hissine kapıldığımdan kimi zaman kelimelerin İngilizce’lerini kullanmayı tercih edeceğim sanırım:).

3 Ana rol aşağıdaki gibi belirlenmiş:

1-      Tüketicinin Sesi

2-      Pazarlama Ekibi

3-      Scrum Master

Bu 3 rolü temsilen 3 kişi konuşuyor. Agile Yazılım Geliştirmede product owner diye adlandırılan bir rol var, bu rol Agile Pazarlamada tüketiciyi temsil eden kişiye verilmiş. Ürünü/hizmeti kullanacak tüketici gözünden olaylara bakıp, süreçler hakkındaki görüşlerini paylaşıyor.

Scrum Master’ın görevi pazarlama ekibini yönetmek değil. Scrum Master’ın görevi, sürecin işleyebilmesi için çalışmak ve ekip üyelerinin karşılaştığı zorlukları ortadan kaldırmak.

Scrum Master’ın bir diğer görevi de Burn Down Çizelgesini güncellemek. Burn Down Çizelgesi, Sprint’te kalan görevleri gösteren, herkese açık bir çizelge. Çizelge 2 kısımdan oluşuyor, bir tarafta bir konunun ideal bitirme süresi yer alıyor, diğer tarafta aynı konunun gerçekte ne kadar zamanda bitirildiği…

Sprint’in bitiminde 2 toplantı yapılıyor. Sprint Değerlendirme ve Sprint Retrospektifi (geriye yönelik incelemesi).

Sprint Review (Sprint Değerlendirme) Toplantısı

Sprint Review toplantısı, Sprint Planlama Toplantısının bitiminde yapılıyor. Yine aynı şekilde, bu toplantıya da pazarlama ekibi dışında yapılan işin içinde olan departmanlar (satış, yazılım geliştirme, yönetim kadroları vb.) davet ediliyor. Pazarlama ekibi bir önceki toplantıda vaat ettikleri konuları ve tamamlanan işleri sunuyor. Tamamlanmamış veya yeni tavsiyelerle üzerinden geçilecek işler tanımlanıyor. Bu işler bir sonraki Sprint Planlama Toplantısında ele alınmak üzere Backlog’a alınıyor (Backlog, bekleyen işler anlamına geliyor).

Sprint Değerlendirme Toplantısı, pazarlama ekibinin çalışma biçimini, neler yaptığını sunması için oldukça değerli bir toplantı. (yıllardır yoğunluğu/yaptığı işler bir türlü anlaşılamayan pazarlama departmanları galiba bu sayede kendilerini daha rahat ifade edebilecekler 🙂 ).

Sprint Retrospektif Toplantısı (Sprint’in geriye dönük incelemesi).

Sprint Değerlendirme toplantısında “NEYİN yerine getirildiği” üzerinde duruluyordu. Sprint Retrospektif Toplantısında ise “işlerin NASIL gittiği” inceleniyor. Retrospektif toplantısında sorulan/cevaplanan 2 soru:

1- Sprint süresince ne iyi gitti?

2- Sprint süresince iyileştirilmesi gereken konular nelerdi?

Sprint Retrospektif toplantısına sadece pazarlama ekibi ve Scrum Master katılıyor.

Kullanıcı Hikâyeleri, Temalar ve Epikler (user stories, themes and epics)

Agile Pazarlamanın işleyiş biçimi ile ilgili son konu kullanıcı hikâyeleri, temalar ve epikler.

Kullanıcı Hikâyeleri’nde sözü geçen kullanıcılar genellikle ürünü kullanan veya satın alan kişiler, hikâyeler kullanıcıların gerçekleştirdiği başarılı deneyimleri içeriyor. (Yazılım geliştirme tarafında Kullanıcı Hikâyeleri daha çok ürünün tanımı ve fonksiyonlarına yönelik görevleri içeriyor).

Agile Pazarlamada kullanıcı hikâyeleri; agile yazılım geliştirmeden farklı işliyor.

Pazarlamacılar kullanıcı hikâyelerine 2 farklı açıdan bakıyor: birincisi; müşteriyi satın alma sürecine dahil etme… İkincisi; pazarlama ekibinin müşterinin beklentisini gerçekten iyi anlayıp anlayamadığı…

Doğrudan nihai tüketiciye ulaşan ürünler/hizmetlerde, tüketici aşağı yukarı aşağıdaki 5 etap sonunda satın almaya karar veriyor. (B2B işlerde bu etaplar çok daha karmaşık, bu apayrı bir yazı konusu olabilir)

1- Ürünü tanımaya ihtiyaç duyuyor

2- Araştırma yapıyor

3- Alternatiflerle karşılaştırıyor

4- Satın almaya karar veriyor

5- Satın alma sonrası davranışları (inceleniyor).

Pazarlamanın görevi tüketiciye bu süreçlerde yol göstermek/yardımcı olmak. Bu görevi yerine getirebilmek için her etaba uygun tanıtıcı dokümanlar üretmek gerekiyor. Bu dokümanlardan biri de yukarıda sözü geçen “Kullanıcı Hikâyeleri”.

Her hedef kitle grubunun her bir etapta çok farklı ihtiyaçları/beklentileri olacağı için Kullanıcı Hikâyelerinin her etapta o etaptaki hedef kitlenin rol seviyesine uygun olarak yazılması gerekiyor. Burada bir örnek vermek biraz daha açıklayıcı olabilir:

Örnek: Diyelim Flip kamera özelliği olan bir video kaydedici veya fotoğraf makinesi satıyorsunuz. Bu durumda aşağıdaki gibi bir Kullanıcı Hikâyesi yazmanız uygun olabilir:

Flip Kamera Kullanıcı Hikâyesi

“Basketbol oynayan bir oğlum var (hedef kitlenizden biri). Oğlumun maçlarını kaydetmek ve bol bol fotoğraf çekmek, sonrasında da bu fotoğrafları arkadaşları ile paylaşmak için bir fotoğraf makinesine ihtiyacım var….”

Tüm kullanıcı hikâyeleri yukarıdaki örnek üzerinden çeşitlendirilebilir. Her bir hedef kitle segmentine göre ayrı ayrı hikâyeler yazılabilir. Her bir etap için farklı bir dil/anlatım kullanılabilir. Burada önemli olan, her bir pazarlama materyalinin (içerik, reklamlar, broşürler vb.) tüketicinin satın almaya yönelik ihtiyacını, içinde bulunduğu etaba uygun şekilde karşılayabilmesi.

Kullanıcı hikâyeleri, pazarlama departmanının tüketiciyi ve ihtiyaçlarını anlayabilmesi ve onların gözünden ürünü/hizmeti değerlendirebilmesi açısından oldukça faydalı…

Ve son olarak, Epikler ve Temalar

Epikler, adı üstünde uzun süreçler. Birkaç Sprint boyunca sürmüş kullanıcı hikâyelerine Epik deniyor.

Temalar da (adından tahmin edebileceğiniz üzere) sadece bir konu üzerine odaklanmış kullanıcı hikâyeleri. Örneğin sadece tek bir hedef kitle üzerine odaklanmış kullanıcı hikâyelerinden bir tema yaratabilirsiniz.

Agile Pazarlama henüz yeni bir kavram, pazarlamaya farklı bir yaklaşım getiriyor. Bu nedenle yazı size biraz uzun gelmiş olabilir. Öğrenmek/uygulamaya geçebilmek,  alışkanlıkları değiştirebilme yetkinliği ile doğru orantılı olarak kolay veya zor olacaktır, her yenilik gibi…

Tüm süreçlerin sorgulanması, gerçekçi hedeflerin belirlenebilmesi, her etapta daha çok iletişim/etkileşim, müşteriyi/beklentileri anlama, kendini/departmanını daha açık ve şeffaf ifade edebilme gibi değerler katması Agile Pazarlamayı oldukça cazip kılacağa benziyor… Zamanla göreceğiz 🙂 .

—–

Bu Yazılar da İlginizi Çekebilir: 

Pazarlamaya Yeni Bir Yaklaşım : Agile Marketing – Çevik Pazarlama

Sürdürülebilir Pazarlama ve Hippi Pazarlamacılar